{ "title": "Beyincik Ağrısı", "image": "https://www.beyincik.gen.tr/images/beyincik-agrisi.jpg", "date": "20.01.2024 11:55:24", "author": "Eren güngör", "article": [ { "article": "
Beyincik ağrısı, beyincik tabanının omuriliğin geçtiği kanal içerisine taşması durumudur. Beyincik ağrısı hastalığı aslında oldukça sık görülen fakat az teşhis edilebilen bir hastalıktır. Az teşhis edildiği için çok az görülüyormuş gibi bir izlenim vardır. Ancak dikkat edildiğinde ve birçok tetkik iyi incelendiği zaman beyincik ağrısı hastalığının var olup olmadığı meydana çıkarılabilir. Özellikle boyun emarlarında bu hastalık tesadüfen de olsa görülebilmektedir.

Beyincik ağrıması doğumsal bir hastalıktır. Sonradan oluşmaz fakat sonradan bulgu verebilir. Bu ağrıma derecelendirilir. En hafiften en ağıra doğru sınıflara ayrılır. Ağrının boyutuna, klinik ve radyolojik yansımalarına göre takip mi yoksa cerrahi mi gerektiği duruma göre planlanır.

Beyincik ağrısı çocukluk döneminde pek bulgu vermez. Erişkin döneminde baskının artması ve omurilik içerisinde gelişen kist nedeniyle bazı belirtiler verir. Belirtiler, yapının etkilediği yere göre farklılık göstermektedir. Beyin sapını, omuriliği ve beyinciğin kendisini etkileyerek çeşitli şikâyetlere sebebiyet verebilir. Beyinciğin kendisi etkilendiği durumlarda; Denge kayıpları, baş dönmesi, bulantı, kusma gibi şikâyetler ortaya çıkabilir.

Beyin sapı etkilendiği durumlarda; yutma zorlukları, uykuda solunum durmaları (Uyku-apne hastalığı), öğürme refleksinin kaybolması gibi yakınmalara yol açabilir. Omuriliğin etkilenmesi durumunda; kollarda ağrı, uyuşma (Özellikle yanma tarzında ağrılar), güç kaybı, sıcak soğuk ayrımı yapamama durumu görülebilir.

Beyincik Ağrısı Tedavisi Nasıl Yapılır?

Etkilediği bölgeler baz alınarak bu hastalığın çok ciddiye alınması gerekir. Ya takip edilir ya da cerrahi işlem uygulanır. Beyincik ağrısı cerrahi kriterler arasında ağrının eşik değerin üzerinde olması, klinik ve muayene verilerinin varlığı ve boyun bölgesinde omurilik içerisinde kistik genişleme olması durumu aranır. Ameliyat düşünülmeyen hastalar ilk olarak 6 ay, sonrasında yılda bir defa çekilen boyun emarlarıyla takip edilir.
" } ] }